3 Ocak 2019 Perşembe

Alexia Bahar Karabenli 2019 Röportaj

1-)Tarzınızı nasıl tanımlarsınız? Herhangi bir akıma mensup musunuz?

Modern bayan figürlerine ağırlık verdiğim özgün bir tarzım var. Herhangi bir akımı takip ettiğim söylenemez ancak çağdaş sürreal figüratif diyebiliriz. Pop sürreal, lowbrow öğeler barındırıyor ama temalarım o kadar karanlık değil.

2-)Yaratım sürecinizden bahseder misiniz?

Genellikle sezgisel olarak bir esere başlarım ve bitirene kadar da pek mola vermem. Yeni eserimin üzerinde ne kadar çalışmam gerekiyorsa o kadar çalışırım. İnsanların etrafımda olması beni pek rahatsız etmese de genellikle tek başıma veya eşimle çalışmayı tercih ederim. Eserimle ilgilenirken ses hoşuma gider dolayısıyla müziği veya televizyonu açık tutarım. Malzemelerimin olduğu her yer benim için çalışma alanı olabilir. Yine de rahat ve geniş alanları tercih ederim.

3-)Ne zamandır sanatla uğraşıyorsunuz?

Çok küçük yaştan beri hatta 2,5-3 yaşından beri diyebilirim. Profesyonel olarak ise 2008 yılından bu yana diyebiliriz. Kendimi bildim bileli muhteşem bir sanatçı olan anneminde etkisiyle sanatla iç içeydim. Hiç durmadan bir şeyler yapan ve üreten bir çocuktum ve bu alışkanlığım hiç bir zaman değişmedi.

4-)İlham aldığınız veya beğendiğiniz sanatçılar var mı, varsa kimler?

İlham aldığım sanatçılar var hemde pek çok. Ancak daha çok hayat hikayelerinden ve yaşam tarzlarından ilham alıyorum diyebilirim. En sevdiğim sanatçılar; Leonardo Da Vinci, ön-raffaeloculuk akımına mensup bütün sanatçılar, Pablo Picasso, Frida Kahlo, Maurits Cornelis Escher, Sandro Botticelli, Salvador Dali, vb. diyebilirim.

5-)Günümüz sanatçıları hakkında ne düşünüyorsunuz?

Çoğunun yeteri kadar çalışkan olmadığını düşünüyorum. Özgün olmaktan çok taklitçilik veya kolaycılık ön planda. Gerçekten iyi işler çıkartan isimler de var tabi ancak malesef çoğunluğu oluşturamıyorlar. Dışavurumun banelleşmiş, altı boş, sahte modellerine ve kavramsal sanat adı altında yaratılan çok fazla kötü esere maruz kaldığımızı düşünüyorum.

6-)Bir sonraki serginizin teması belirlendi mi?Bizi nasıl eserler bekliyor?

Aklımda çok fazla tema var ancak henüz hangisi üzerinde çalışacağıma karar vermedim. Önceden belirlediğim konulardan birisi de olabilir, güncel konuların kendi tarzımda betimlenip paylaşılması şeklinde de olabilir.

7-)Eserleriniz sizin için ne ifade ediyor?

Eserlerim benim için özgünlüğü ifade ediyor. Bir insanın aklından geçen, içinden gelen her şey sadece o kişiye özeldir diye düşünüyorum. Parmak izleri gibi veya zebranın çizgileri gibi.. Onun dışında genellikle beni mutlu eden eserler çıkartmaya özen gösteriyorum. Eserlerim çoğunlukla umudu ve güzel duyguları ifade ediyor.

8-)Sanatınıza ve eserlerinize nasıl tepkiler alıyorsunuz?

Güzel tepkiler aldığımı söyleyebilirim. Özellikle kullandığım canlı renkler insanları pozitif yönde etkiliyor. Her kesimden, her yaş grubundan insanın ilgisini çekiyorlar. Geri dönüşler hep iyi yönde oluyor.

9-)Neden kadın? Büyük gözlerin ve uzun boyunların özel bir anlamı var mı?

Kadın formunu her zaman estetik bulmuşumdur. Bayan figürleri çizmeyi seviyorum. Büyük gözler ve ufak dudaklar çizmemin nedeni ise gerçek duyguların en iyi gözlerle ve bakışlarla ifade edilebildiğini düşünmemdir. Uzun boyun kullanma nedenim tamamen estetik... Bu boyunlardan dolayı tarzlarımız çok faklı olsa da Amedeo Modigliani'ye benzetiliyorum. Kendisi çok sevdiğim bir sanatçı olduğu için gurur duyuyorum  ancak çizimlerime henüz onu tanımadığım zamanlarda başlamış olduğumu da belirtmek isterim. Aynı şey ''Büyük Gözler'' isimli filmle ülkemizde popüler olan Margaret Keane içinde geçerli!

10-)Marmaris'te yaşıyorsunuz. Yaşadığınız yerin sanatınıza etkileri neler? Entellektüel olarak beslenebiliyor musunuz?

Doğası ve özellikle kışın sakinliği beni ve sanatımı tabi ki olumlu yönde etkiliyor. Ancak entellektüel olarak kesinlikle beslendiğimi söyleyemem. Malesef hep aynı tip mekanlarla ve aynı tip yapılarla plansız büyüyerek çirkin bir şekilde kentleşen bir yer burası.

11-)Resim haricinde ilgilendiğiniz sanat dalları hangileri?

Resim haricinde fotoğraf, müzik, seramik ve edebiyatla da ilgileniyorum.

12-)Türkiye'de ki sanat hakkında ne düşünüyorsunuz?

Özgün işler çok az, taklitçilik ön planda; esinlenmek ile taklit etmek birbiriyle karıştırılıyor. Türkiye'de sanatın takıntılardan kurtulunabildiği taktirde gelişeceğini düşünüyorum. İyi sanatçılar da yetişiyor ancak eskiye olan takıntı yüzünden yeterince desteklenmiyorlar. Çoğunluk çareyi yurtdışına gitmekte buluyor. Malesef toplumumuzda henüz sanatı hayata dahil etme olgusu pek gelişebilmiş değil. Bir toplum ekonomik yönden rahatlayamadıktan sonra ve gelecek kaygılarını da geride bırakamadığı sürece ne yazık ki sanata bir türlü sıra gelmiyor.

13-)En son serginize hazırlanmanız ne kadar zamanınızı aldı?

Yaklaşık üç ay gibi kısa bir sürede hazırlandım.

14-)Eserlerinizde sizi harekete geçiren dürtünüz nelerdir?

Öyle özel bir dürtüm yok. Genellikle ne hissediyorsam o yönde eserler veriyorum.

15-)Yakın çevreniz sanatınız hakkında ne düşünüyor?

Beni her zaman destekliyorlar, hepsine çok teşekkür ederim.

16-)Mona Titti Art isimli de popüler bir tasarım markanız var, biraz anlatır mısınız?

Evet bu markayı 2008'de şekillendirmeye başladım. Annemle beraber başladığımız bu yolculuğa eşimle beraber devam etmekteyim. Markamızda kendi eserlerimizden özel olarak üretilen ve ürettiğimiz tasarım ürünlere yer veriyoruz. Tasarımlarımız yerli-yabancı çok beğeniliyorlar. En son gelişme ise artık eserlerimizi ve ürünlerimizi kendi yerimizde sergiliyor olmamız. Galerimizi Marmaris Kale Bölgesinde ki eski taş evlerden birisine taşıdık. Burada yaşıyoruz, üretiyoruz ve sergiliyoruz. İlerleyen zamanlarda sanat etkinliklerine ve workshoplara da yer vereceğiz.

17-)Sanatın hayatınızda ki yeri nedir?

Sanat benim yaşam tarzım.

18-)Çok küçük yaştan beri sanatla haşır neşirsiniz. Sanatınızın gelişim süreci için neler söyleyebilirsiniz?

Eğer devamlı aynı işle uğraşıyorsanız inanılmaz şeyler eklemeseniz bile zaman içinde elbette bir miktar gelişim gösteriyorsunuz. Ancak ben çokça da araştıran ve yeni şeyler denemeyi seven bir insanım. Onun için yıllar geçtikçe sanatımın ve düşünce tarzımın daha çok geliştiğini ve gelişeceğini düşünüyorum.

19-)Sanatçı bir çift olarak beraber çalışmak ve yaratmak nasıl bir şey?

Eğer birbirinizle uyumluysanız hakikaten çok az kişiye nasip olacak kadar güzel bir şey. Devamlı yeni şeyler üretiliyor. Her daim destek ve yetkin bir ikinci göz yaratım için çok önemli.

20-)Kanada doğumlu bir sanatçı olduğunuzu biliyoruz. Niçin Kanada'da ki eğitiminizden sonra geri döndünüz?

Türkiye'de ki sıcaklığı, tarihi ve kültürü benimsedikten sonra işin açıkçası Kanada sıkıcı geliyor. İnanılmaz rahat bir memleket;  her türlü imkan elinizin altında, entellektüel olarakta çok gelişmiş bir yer ancak Akdeniz havası ayrı bir şey.

21-)Yeni sanatçılara herhangi bir tavsiyeniz veya mesajınız var mı?

Yaratıcılığınıza güvenin ve özgün olun. Çok çalışın ve kendi tarzınızı geliştirin.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder